Dilekçe Komisyonu Başkanlık Divanı, gerçekleştirdiği toplantılarda 12 bin 468 dilekçe hakkında karar verdi. Komisyon'a dikkat çeken talepler geldi, onlardan biri de "Z kuşağı erken emeklilik hakkına kavuşsun" oldu. Kadınların istekleri de oldukça ilginçti, işte o talepler... TBMM Dilekçe Komisyonu'na binlerce başvuru yapıldı. Mevzuata uygun olmayan ya da mükerrer talepler işlemden kaldırılırken, bazı dilekçelerin incelemesine devam edildi.  KADINLARIN YASAL DÜZENLEME İSTEDİĞİ DİKKAT ÇEKTİ Komisyona gönderilen dilekçelerin 4'te 1'i kadınlardan gelirken, başvurular arasında ilginç talepler de yer aldı. Bir vatandaş, gıda, kozmetik, temizlik ve kişisel bakım ürünlerinde yer alan hayvansal kökenli maddelerin hangi hayvandan elde edildiğinin içerik kısmında açıkça belirtilmesini zorunlu kılacak bir yasal düzenleme yapılmasını talep etti. "ÖLENE KADAR KAMU HİZMETİNDEN FAYDALANMASIN" Komisyon'a başvuran başka bir kişi ise kasten orman yakan kişilerin Türk vatandaşlığından çıkartılmasını, ölene kadar sağlık dışında hiçbir kamu hizmetinden faydalanamamasını ve mülk edinme hakkının engellenmesini sağlayacak bir yasal düzenleme yapılmasını istedi.  Z KUŞAĞINA ERKEN EMEKLİLİK TALEBİ Ayrıca, kamuoyunda 'Z kuşağı' olarak adlandırılan yaş grubunun erken emeklilik hakkına kavuşması ile futbolda deplasmana giden taraftarların çıkardığı olaylar nedeniyle deplasmana gidiş gelişlerin yasaklanması talep edildi.  Televizyonda yayınlanan dizilerin yasaklanmasına ilişkin yasal düzenleme yapılmasına yönelik talep de başvurular arasında yer aldı. Komisyon'a müracaat eden bir kişi muhtarlıkların kapatılmasını talep ederken başka bir kişi ise muhtarlıklara "muhtar yardımcıları" kadrosunun verilmesini istedi. Kaynak: HABER7.COM #ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnews

ABD’de yapılan yeni bir ankete göre çalışanların yüzde 38’ Gen Z kuşağı ise yüzde 54 ile işini bırakmaya en meyilli grup olarak öne çıkıyor.

Harvard Üniversitesi Amerikan Siyasal Çalışmalar Merkezi ve The Harris Poll anket şirketi, ABD'de 20-21 Ağustos'ta 2025 seçmen üzerinde anket yaptı. Katılımcılara yöneltilen sorulardan biri ise "İsrail-Hamas çatışmasında İsrail'i mi Hamas'ı mı destekliyorsunuz?" şeklinde oldu. Ankete katılan 18-24 yaş aralığındaki Z kuşağı seçmenin yüzde 60'ı Hamas'ı desteklediğini ifade etti. Öte yandan ankete katılanlarda yaş grubu yükseldikçe İsrail'e destek verenlerin arttığı görüldü. Ülkede 25-34 yaşındakilerin yüzde 65'i, 35-44 yaşındakilerin yüzde 70'i, 45-55 yaşındakilerin yüzde 74'ü, 55-64 yaşındakilerin yüzde 84'ü İsrail yanlısı tutum bildirdi.   Kaynak: HABER7.COM #ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnews

'Cumhurbaşkanı'nı tehdit' suçlamasıyla tutuklanan Fatih Altaylı'nın YouTube kanalı, farklı isimleri ağırlayarak yayınlarına devam ediyor. Kanalın son konuğu, Nevşin Mengü oldu. Gündemi değerlendiren Mengü, muhalif kesimin linciyle tanıştı. Mengü, Z Kuşağı gençlerin, "20 yıl önce her şey çok iyiydi, şimdi çok kötü" argümanlarını eleştirdi. "UMUTSUZLAR ÇÜNKÜ SOSYAL MEDYANIN ETKİSİNDE KALIYORLAR" Nevşin Mengü, şunları söyledi: "Gençlerin umutsuz olmalarının nedeni sürekli TikTok ve Instagram'da vakit geçirmeleri. Sürekli eğlence, çok güzel hayatlar... Bunu izliyorlar ve şöyle düşünüyorlar, şöyle bir inanış yerleşmiş aralarına;  Eski jenerasyon paraları kazandı kazandı, siyasi olarak da çok yanlış kararlar aldınız, bu iş buralara geldi. "SANKİ 20 YIL ÖNCE EV ALMAK ÇOK KOLAYDI" Eski jenerasyonlar çok ucuza ev almış... Böyle bir efsane dolanıyor. Sanki 20 yıl önce dünyada herkesin evi, lüks arabası vardı. İnanılmaz bir ilüzyon var.  Çünkü sosyal medyada sürekli inanılmaz garip uç ideolojiler, parası olan adamların finansmanı sayesinde at koşturabiliyor. Gençler büyük ölçüde buna kurban gidiyor. 20 yıl önce evet pek çok şey daha iyiydi. Ama 1 ay çalıştım ev aldım, oh ne güzel Paris'te tatil... Böyle bir dünya yoktu. Kendilerini kandırmasınlar. "HER ŞEY İYİ OLSUN İSTİYORSAN ÇOK ÇALIŞACAKSIN" Bir şey olmak istiyorsan, hangi koşullar altında olursa olsun. Bugün bu Türkiye'desin evet her şey zor, Trump Amerikası'nda da olabilirsin. Şunun garantisi yok yani: Her şey her zaman çok iyi olacak. Her şeyin çok iyi olması için çok çalışman lazım.  Şöyle bir şey yok yani: Ben oturayım, yiyeyim içeyim her şey de çok iyi olsun. Her şeyin çok iyi olmasını istiyorsan taşın altına elini koyman lazım. Bence Z Kuşağı'nın bunu anlaması lazım." MUHALİF GENÇ LİNCİ Mengü'nün bu çıkışı, özellikle muhalif gençlerin büyük tepkisini çekti. Sosyal medyaya kesitleri düşen programın ilgili bölümleri en çok konuşulan içerikler arasına girerken eleştiriler, linç boyutuna çıktı. Kaynak: HABER7.COM #ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnews

Z Kuşağı gerçekten apolitik mi?

ADÜ Teknokent'te HBX Ar-Ge ekipleri yeni nesil kahve formülü geliştirdi. Buzlu, enerjik ve anti stres özellikli kahve, Z kuşağı için özel olarak tasarlandı.

Z kuşağı ofiste olabildiğince meşgul görünmek için 'görev maskeleme' yapıyor. Uzmanlar ise bu yolu seçen genç çalışanların kendilerini sabote ettiklerini düşünüyor. Patronlar üretkenlik için ofiste çalışanlar istiyor. Bu nedenle Z kuşağı çalışanları, işlerine odaklı olduklarını göstermek için ‘görev maskeleme’ yöntemini kullanıyor ancak uzmanlar bunun daha fazla strese ve tükenmişliğe yol açabileceği konusunda uyarıyor. GÖREV MASKELEME VE DAHA AZ ÜRETKENLİK Fortune’dan Orianna Rosa Royle’un haberine göre, Amazon'un geçen yılın sonlarında ofise dönüş emrinden bu yana, daha fazla işveren uzaktan çalışmayı sonlandırıyor ve daha fazla personelin şahsen ofise gelmesini talep ediyor. Masa sıkıntısı ve çalışanların karşı dilekçelerine rağmen, genel olarak patronlar artan çalışan sayısının artan üretkenlik anlamına geldiğini savunuyor. Ancak bunun tam tersinin de doğru olma ihtimali bulunuyor. Bunun nedeni, hayal kırıklığına uğramış genç çalışanların artık zorlu işe alım pazarında yüksek sesle istifa etme ve işlerini kaybetme riskini göze alamamaları; bunun yerine ise ‘görev maskeleme’ yolunu seçmeleri. Esasen, çok çalışıyormuş gibi görünmek için fazladan çaba sarf ediyorlar ama aslında neredeyse hiç çalışmıyorlar. TikTok'ta hızlıca bir kaydırma, ofiste meşgul görünmek için bir sürü tavsiyeye çarpmanızı sağlayabiliyor; koltuk altınıza bir dizüstü bilgisayar sıkıştırarak hızlı hızlı yürümek ve küstahça yüksek sesle yazmak popüler seçenekler olarak öne çıkıyor. Ancak sosyal medyanın ötesinde, yöneticiler, bunun iş gücünde gerçekten de damla damla gözlemledikleri bir trend olduğunu söylüyor. GÖREV MASKELEMENİN SORUMLUSU MİKRO YÖNETİM Bu eğilimi ortaya çıkaran kariyer platformu career.io, görev maskelemenin ofiste geçirilen zamanla paralel olarak arttığını ve bunun açık bir nedeni olduğunu söylüyor: "Çalışanlarının ofise dönmesini talep eden şirketler, mevcudiyetin üretkenlikle eşdeğer olduğu mesajını veriyor" diyor career.io kariyer koçu Amanda Augustine. Augustine, “Bu eğilim genç profesyonellerin işte geçirilen zaman ve 'yüz yüze görüşme’nin sonuçları ve etkileriyle aynı olmadığı yönündeki inançlarını yansıtıyor" diye ekliyor. Esasen, görev maskelemenin amacı 'meşgul görünme'nin daha üretken olmak anlamına gelmediğini kanıtlamak. Çok sayıda yönetici, çalışanların gereksiz toplantılar planlama ve sürekli meşgul görünmek için basit görevleri kasıtlı olarak tüm iş gününe yayma konusunda ilk elden bir artışa tanık olduklarını söylüyor. Ancak, Redefining Communications'ın kurucusu ve CEO'su Jenni Field'ın belirttiği gibi, "Bu yeni bir şey değil." Field, "İster ofiste ister uzaktan çalışırken olsun, ilgisizlik ve verimsizlik her yerde olabilir. İnsanlar çalışmak istemezse, çalışmazlar" diyor. Field, ‘görev maskeleme’de belirsiz beklentilerin, mikro yönetimin ve iletişim eksikliğinin çoğunlukla suçlu olduğunu söylüyor. Field, "Birisi sonuç üretmiyorsa, sorun nerede çalıştıkları değil, nasıl yönetildikleridir. İnsanların ofiste olması gerekiyorsa, özellikle iş evden yapılabiliyorsa, sadece görülmenin ötesinde net bir amaç olmalıdır. Bu amaç eksikse, çalışanlar ve liderler, yüz yüze çalışmanın nasıl olması gerektiğini yeniden tanımlamak ve görev maskelemenin temel nedenlerini ele almak için birlikte çalışmalıdır." şeklinde konuşuyor. Kariyer danışmanlık şirketi City CV'nin CEO'su ve kurucusu Victoria McLean, görev maskelemenin yöneticiler için bir uyarı çağrısı olması gerektiğini vurguluyor. McLean, "Çalışanlar görev maskeleme ihtiyacı hissediyorsa, soru 'Neden daha çok çalışmıyorlar?' değil, 'Neden gerçek işlerinin değerli olduğunu hissetmiyorlar?' olmalıdır. İnsanlar üretken olmaktan çok üretken görünmeye daha fazla çaba harcadıklarında, muhtemelen bir güven veya katılım sorunu söz konusudur." diyor. GÖREV MASKELEME DAHA KÖTÜ BİR ŞEYİN İŞARETİ Mİ? Gerçekte, görev maskeleme tahmin edilen kadar büyük bir üretkenlik katili olmayabilir. Sonuçta, koşuşturarak ve yüksek sesle yazarak harcayabileceğiniz zaman sınırlıdır. Aslında, birçok çalışan bunu 2024'ün yarısından beri yapıyor; bu trendin bir adı bile olmadan çok önce. Workhuman araştırmasına göre, çalışanların yüzde 36’sı geçen yaz üretkenlik numarası yaptıklarını itiraf ediyor. Bunun başlıca nedeni ise daha iyi bir iş-yaşam dengesi arayışı. Dahası, yaklaşık yüzde 70'i uyguladıkları bu yöntemin çıktılarında sıfır etkisi olduğunu bildiriyor ve neredeyse yarısı da hala ortalamanın üzerinde çalışanlar olduklarını söylüyor. Augustine, "Bu, 'görev maskeleme’nin temel nedenlerinin iş yapmayı reddetmekten değil, ofiste olmaktan veya ofisteki saatlerini dolduracak kadar işlerinin olmamasından kaynaklanan tükenmişlik hissinden kaynaklanabileceğini gösteriyor." diye ekliyor. Yaşam koçu, iş büyüme mentoru ve seri girişimci Lee Broders, tükenmişlik veya yönetim tarafından güvenilmediğinizi hissetmeniz gibi, görev gizlemenizin nedeni ne olursa olsun, performatif görevleri yerine getirmenin çalışanların refahı üzerinde ters etki yaratabileceğini, hatta daha fazla strese ve tükenmişliğe yol açabileceğini vurguluyor. DAHA FAZLA STRES VE TÜKENMİŞLİK Broders, "Görev maskelediğinizi fark ederseniz, durun ve düşünün, bunun nedeni nedir? Sıkıldınız mı, ilgisiz misiniz veya mevcut politikalardan dolayı üzgün müsünüz?" diye genç çalışanlara tavsiyede bulunuyor. Broders, çalışanların enerjilerini meşgul görünmeye harcamak yerine, iş yüklerini veya esnekliklerini iyileştirmek için yöneticileriyle konuşmalarının daha iyi olacağını söylüyor. Broders, "İşin görünümüne odaklanmak yerine, hedefler belirlemeye ve gerçek işe yardımcı olacak daha iyi bir ortam için savunuculuk yapmaya odaklanmak daha iyidir." diye ekliyor. McLean ise görev maskeleyen çalışanların basitçe kendilerini ‘haksız yere aldattıklarını’ söylüyor. McLean, "Kariyeriniz masa saatleri üzerine kurulmaz; sonuçlar, ilişkiler ve itibar üzerine kurulur. Ofiste olmanın değerini görmüyorsanız, işvereninizle açık bir konuşma yapın. İşletme kültürü hala gerçek katkı yerine performatif çalışmayı değerli görüyorsa, bunun sizin büyümeniz için doğru ortam olup olmadığını yeniden gözden geçirmek isteyebilirsiniz." şeklinde konuşuyor. Kaynak: HABER7.COM#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnews

Z kuşağının favori oyunları, 19 milyondan fazla siber saldırı girişiminde yem olarak kullanıldı